2. Din, Islam, Müslüman

Insanın yaşamındaki amellerini belirleyen inanc bütünlüğü o insanın dinidir. Yaşamda dinsizlik diye bir şey söz konusu değildir. Dinsiz insan olmaz; dinler vardir ve dinler arası farklar vardir. Değişmez kurallar halinde gelmiş din ve dinleri farklı anlayıp: farklı şekillerde amellerde sergileme vardir.

Varlığın yaratıcısı yüce Allah kullarına Müslüman ismini vererek onların dünya ve ahiret kolaylık sağlayacak, onlara ağır gelmeyecek, fıtratlarına uygun yaşam proğramlarını iceren amellerine yön verecek kurallar ve inanc bütünlügünü onlara sundu: buna tabi olacak kurallarına“Müslüman“adını verdi.

Hac: 78 “….Ve Allah için hakkıyla savaşın. O seçti sizi ve dinde bir güçlük vermedi size; babanız İbrahim'in dini. O mabuttur daha önce ve bu Kur'an'da size Müslüman adını takan, Peygamber, size tanık olsun, siz de insanlara tanıklık edin diye....

Rum: 30 “Sen yüzünü birleyici olarak doğruca dine cevir; Allah’ın yaratma kanununa uygun olan dine dön ki, insanları ona göre yaratmıştır. Allah’ın yaratması degistirilmez işte doğru din odur. Fakat insanların çoğu bilmezler. ..

Ancak Allah’in dini insanla uyumlu, insan içindir. Insan üretimi hicbir inanç, sistemi, amelleri yönlendiren düşünce ve prensipler, insan icin kamil değil ve doğru değildir. Gerçek manada “Hak” üzere olamaz. Cünkü insanlar celişkili inanc, düşünce ve ameller üretir; Bu insan benliğinden kaynaklanan bir kuraldir. Oysa yaratıcı bir veya bir grup insan için ve bazılarının celişkillerini giderici değil tüm yarattıkları icin ve onların yaratılış kanunu üzerine bir din sunmaktadir. Bu dini sahiplenmek ve yaşamak insani bir sorumluluk ister. Insan Allah’ın sunduğu din dışındaki her dine “La” diyerek yüzünü birleyici olarak Allah’a döndürmeli, fıtrata yönelmelidir.

Ve bu Din islam’dir; Allah’ın insanlar için seçip beğendiği onlardan kabul edeceği; Onların dünya ve ebedi yaşamlarında olan din.

Al-i imran: 85 “ Kim İslam-dan başka bir din arar, dilerse arayıp bulduğu din, aşla makbule geçmez ve o, ahirette ziyana uğrayanlardandir.

Cünkü Allah islam’ı hak din hidayet olarak bütün dinlerden üstün, eşsiz, tüm insanlığa; örnek, numune, islam’ın canlı anlatıcıları, acıklayıcıları pratikte amelleriyle gözler önüne seren elçi ve Ehli beyti vasıtasıyla göndermiştir.

Fetih 28 “O Rasulünü hidayet ve hak dinle gönderdi ki, o hak olan dini bütün dinlere üstün kılsın…

Artık insana düşen nefsinden, tembellikten, uçuz menfaatlerden, cıkar denilen hastalıklardan, inattan arınarak iman etmesidir.

Burada dört grup insan ortaya cıkmakta:

Allah bunlar icin şöyle buyurmakta:

1-Iman Edenler:

Bakara: 3-4-5 Onlar, gaybe inanırlar, namaz kılarlar, rızıklandirdığımız şeylerin bir kısmını yoksullara harcarlar. Onlar, sana indirilene de inanırlar, senden önce indirilenlere de; ahirete de iyice inanmışlardir. Onlardir rablerinden doğru yolu bulanlar, onlardir kurtulup muratlarına erenler…

2-Iman Etmeyenler:

Bakara: 171.. hiçbir şey duyup dinlemeden, anlamadan bağırıp çağıran kimseye benzerler. Sağırdirlar, dilsizdirler, kördürler, akıl da edemez onlar

A’raf: 185 ..Bakmazlar mı göklerdeki ve yeryüzündeki saltanat ve tedbire ve Allah'ın yarattığı şeylerden herhangi birine ve ölüm çağlarının gelip çatmakta olduğuna? Bu sözden sonra da hangi söze inanırlar artık?

A’raf :202 .. Müşriklerin kardeşleri olan Şeytanlar, müşrikleri azgınlığa sürerler, sonra da onları azdirmaktan hiç geri kalmazlar

3-Kalben iman Etmedikleri halde iman etmiş görünenler(münafıklar):

Munafiklar 63/1 Münafıklar, sana gelince, tanıklık ederiz ki dediler, sen, şüphe yok, elbette Allah'ın peygamberisin ve Allah bilir ki şüphe yok, sen, onun peygamberisin ve Allah tanıklık eder ki şüphe yok, münafıklar, elbette yalancılardir.

Bakara: 8-10 .. İnsanlardan Allah'a ve son güne inandık diyenler de var, inanmamışlardir. Allah'ı ve inanları kandirırlar sanki Halbuki haberleri yok, ancak kendilerini kandirırlar. Kalplerinde hastalık var, Allah da hastalıklarını arttırmıştır. Yalan söylediklerinden dolayı onlara elemli bir azap var.

4-Iman ettikten sonra Dönenler(mürtedler): islami yasamin nefislerine hoş gelmemesinden dolayı inandıktan sonra inkar ederek inkarından israr edenler ve inkarlarından sonra Tevbe edenler.... olarak iki kısımdirlar.

Al-i imran 86-89 Allah, o kavmenasıl doğru yolu gösterir ki inandıktan sonra kafir olmuştur. Halbuki onlar, Peygamberin gerçek olduğuna da tanıklık etmişlerdi, onlara apaçık deliller de gelmişti ve Allah, zalim kavmi doğru yola sevk etmez ki. Onlar, o kişilerdir ki şüphesiz yaptıklarına karşılık Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti onlaradir Ve bu lanette ebedi kalırlar, ne azapları hafifletilir, ne de yüzlerine bakılır. Ancak bundan sonra tövbe edenler ve düzgün bir hale gelenler müstesna. Çünkü Allah, suçları örter ve rahimdir.…

Kontakt

Ehli beyt Alevitischer Förderver. e.V

Tel.: +49 (0)69 24006960

Email: info@ehli-beyt.eu
Website: www.Ehli-beyt.eu